Thursday, October 17, 2013

TAŞLARIN TÜRKÜSÜNÜ DUYDUNUZ MU?



taslarin turkusunu duydunuz mu 1






                               Deniz ve kumsal. Hayatımın iki sihirli kelimesi. Denize dair, kumsala dair ne varsa kabulümdür, başımın tacıdır. Martılar, midye kabukları, kum derken taşları da unutmamak gerek. Denizin karayla buluştuğu noktalar kimi zaman gözümüze çarpar taşlar. Kimi zaman ayağımıza takılır, kimi zaman aklımıza. İşte bu aralar ben taşları aklına takanlardanım. Kimisi koyun koyuna uzanmış, dalgaların tadını çıkarıyor. Kimi ise sırt sırta vermiş, dargın gibi. Bazı taşlar birbirine o kadar çok benzer ki, akraba olduklarına adım gibi eminim. Midye kabuklarının arkadaşı, sahilin yaramaz çocukları taşlar.


                  Kar gibi beyaz, gece gibi siyah. Bazen şeffaf, bazen de çizgili. Hepsi ayrı bir türkü tutturmuş denize karşı. Kimi acılı, kimi dalgacı.


                  


taslarin turkusunu duydunuz mu 2






             Dolunaylı bir gecenin sabahında tüm sahil boyunda egemenliklerini tüm Dünya'ya haykırırken birden bir deli dalgayla yok olmayı tercih edebilirler. Taşlar, denizin Harley Davidson'lı çetesi. İhtişamlılar ve onlara sadece dalgalar hükmedebilir. 






             Kumsal gezilerimde gözlerimi denizden ziyade taşlara, midye kabuklarına dikerim. İllaki dokunacağım onlara. Avuç içimde sıcaklığını hissedecek, halini hatırını mutlaka soracağım. Sanırım bende bir arıza var diye yine düşünmeye başlayacağım.


                     Siz de kumsala gittiğinizde kulak verin taşların sesine. Bakalım size neler anlatacaklar...




taslarin turkusunu duydunuz mu 3



taslarin turkusunu duydunuz mu 4







taslarin turkusunu duydunuz mu 5










taslarin turkusunu duydunuz mu 6






taslarin turkusunu duydunuz mu 7














No comments:

Post a Comment